KİTAP ADI: Kar
Taneleri
ORİJİNAL ADI: Let It Snow
YAZARI: John
Green, Maureen Johnson, Lauren Myracle
YAYINEVİ: Pegasus
SAYFA SAYISI: 336
ARKA KAPAK:
Son
50 Yılın En Feci Kar Fırtınası...
Kara Kışın Ortasında,
Üç Romantik Aşk Masalı!
Gracetown tam da yılbaşına günler
kala kara gömülmüştür. Ancak zorlu hava koşulları, can sıkıcı bir durum olmanın
da ötesine geçer. Her şeyden habersiz bir kız, fırtına yüzünden yolda kalan
treninden dışarı adım attığı anda hayat değiştirecek, kaçınılmaz olaylar
silsilesini de tetikler.
Çok geçmeden, aşırı enerjik on dört
ponpon kız kasabanın kafelerinden birine hücum eder. Dük’ün sinema gecesi onur
meselesine dönüşen bir görevle sevimsizce bölünür ve aşk acısıyla kıvranan bir
genç kız, minicik bir evcil hayvanın kaderinde çok önemli bir rol oynar.
Üç hikâye bir araya gelirken
yabancıların yolları kesişecek ve aşk filizlenirken herkesin yüreği
ısınacaktır...
Dokunaklı, yeni yıl kutlamalarının
heyecanıyla dolu ve komik… Günümüzün çoksatan üç yazarından başka ne beklenirdi
ki zaten?
ÖVGÜLER:
“Shakespeare’in kaleminden çıkmış kadar zevkli bir komedi.”
-Washington Post Book World-
“Kahkaha attıracak kadar komik ve
soğuk kış gecelerini ısıtacak kadar romantik.”
-Voya-
“Yılbaşının büyüsünü ve
arkadaşlıkların güçlü olduğu kadar zayıf yanlarını da gözler önüne seren,
harika hikâyeler.”
-Kliatt-
“Yazarlar öykülerini birbirine
bağlayan ironik ve kendilerine has bir espri anlayışı benimsemiş; her biri aşka
farklı bir bakış açısıyla yaklaşıyor. Bu kitap romantizm ve yeni yıl ruhuyla
dolup taşıyor.”
-The Horn Book-
(Tanıtım Bülteninden)
YORUMUM:
Okul bitti ve buraya geri dönmek eğlenceli olacak. Hadi
başlayalım
3 yazarın bir araya gelmesiyle başlayan 3 yeni yıl
hikayesi. Hikayeler birbirleri ile bağıntılı. İlk hikaye olan Jübile Ekspresi
en çok sevdiğim oldu. Çok sıcak ve sevecen geldi. Karakterleri ilgimi çekmişti
ilk hikayeden. Jübilee adındaki
kızın zorunlu olarak büyükannesine giderken kar fırtınasında trenin durması
ve yolda Stuart ile tanışması konu
alınıyor.
İkinci hikayemiz John Green’den hikayeyi okurkan
karakterlerin cinsiyetini karıştırdım biraz ya da bana garip geldi. Anlamam zor
oldu ama en sonda kimin ne olduğunu anlamıştım. İki erkekle arkadaşlık eden bi
kızın hikayesi kıza “Dük” dedikleri için orada bir karışıklık başlıyor zaten.
Üçüncü hikayede ise pek ilgimi çekti diyemem veya
güzel olması için umudum yüksekti umutlarımı karşılayamadı diğerlerine göre
daha az beğendim tabii favorim ilk hikayeydi. Diğer iki hikaye olmasa da
olurmuş gibi geldi. 3. Hikayeyi bitiriyim derken baya sıkılmıştım 2. Bölümde karakterlerin
adları yüzünden baya karışıklık oldu diye sevemedim. Türkçesi çıkmadan önce
ingilizce halini almak istiyordum ama nedense iyi ki almamışım diyorum. Bunu yazarken
berbat bi kitap dediğimi sanmayın ama iki bölümü sevemeyince böyle oldu.
En son olarak bence zaman geçirmek için okunabilecek
kitaplar arasında yer alır. Mükemmel de diyemem kötü de. Eğer yazarların bir
araya gelerek yazılan kitaplar hoşunuza gidiyorsa okumalısınız.
PUANIM:
3/5
0 Comments:
Yorum Gönder